Minimalist tasarım, modern dekorasyon içinde önemli bir rol oynar. Renk şeması ve net çizgilerle her şeyin işlevsel ve gerektiği ölçüde tutulduğu bir minimal daire düşünün. Peki neden mininal yaşam diye sorabilirsiniz. Artık günlük hayat stesle özdeşleşiyor diyebiliriz. Zira iş yaşamı, trafik, kalabalık, gürültü ve benzeri sebepler nedeniyle sokağa çıkmak başlı başına bir stres haline geldi. En azından kendi evimizde minimal ölçülerde düzenlemeler yaparak hem konforumuzu arttırabilir hem de yaşam alanımızdaki boşlukları öne çıkararak ferahlık hissine kavuşabiliriz. Tabii bunu yaparken bazı hatalara düşmemek gerek. Örneğin boşluğu iyi ayarlamalısınız yoksa fazla boş bir daire hiç de estetik gözükmeyecektir.Minimalizmi her şeyden önce ustaca bir renk karışımı, net çizgiler ve hem fonksiyonel hem de şık bir dekorasyon tarzı olarak düşünmelisiniz. Aşağıda sizin için derlediğimiz ipuçları ile evinizde minimal bir yaşam adına ilk adımları atabilirsiniz.
Evinizi tamamen minimal bir daire haline dönüştürmek istiyorsanız eğer acele etmeyin. Özellikle de yaşam alanınız farklı bir stilde dekore edildiyse. Yapmanız gereken tüm evi bir anda değiştirmek yerine odaları teker teker değiştirmek. Bu yöntem tüm daireyi yenilemeye başlamanıza nazaran çok daha kolay olacaktır. Aksi takdirde yapılacak iş birikir ve kaos kaçınılmaz olur. Bu tür büyük teşebbüslere kalkışırken her zaman kontrolü elinizin altında olmalı ki iyi bir şekilde organize edin.
Minimalist yaşam, evinizde kullandığınız mobilyaların stili üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Mobilya tasarımında net çizgilerin yanı sıra renklerin de rolü büyüktür. Sıcak ve parlak renkler kullanabilirsiniz. Ancak ağırlıklı olarak gri ve beyaz gibi nötr tonlar, minimal dekorları oluşturmayı kolaylaştırır. Renk paletinde sadelikten yana iseniz eğer çağdaş unsurlarla destekleyerek odayı tekdüze yapma hatasına düşmeyin.
Amacımız minimal bir dekorasyon olduğu için tarzımızda değişiklik yapmaya karar verdiğimizde mobilyaların tümünde ciddi bir denetim yapmanız gerekir. Ancak bu, eski eşyalarla bir şenlik ateşi yakacağımız anlamına gelmiyor tabii. Zor olsa bile minimalizm, diğer pek çok şeyin yanı sıra gereksiz nesnelerin bilinçli olarak vazgeçilmesi ile karakterize edilir. Bununla birlikte fazlalıklardan kurtulurken hala işlevsel anlamda işinize yarayan eşyaları atmayın. Olmasa da olur diyebileceğiniz mobilyalardan vazgeçin.
Minimal yaşamı denerken zemin kaplamasında ne seçtiğiniz önemli değildir, ancak tüm yüzeyini olabildiğince net tutmanız kritik bir husustur. Bu amaçla oyuncaklar, küçük halılar, ayakkabılar ve diğer dağınık parçalardan kurtulun. Halı tercih edecekseniz eğer ne çok küçük ne de çok büyük olanları tercih edin. Karışık desenlerden de uzak durmakta fayda var.
Evinizde minimal dekorasyonu uygulamakta gerçekten kararlıysanız sadece zemini dağınık gösteren küçük eşyalardan kurtulmak yetmez. Benzer şekilde büfe, masa, dolap gibi büyük mobilyaları da mümkün olduğunca kullanmayın. Elbette bazı temel parçalara ihtiyacınız var ancak fazlasını oturma odasında sergilemeye gerek yok. Zira minimal bir daire için boş alana ihtiyacınız var.
Zemin kadar duvarları da olabildiğince sade tutmamız gerekiyor. Bu nedenle afiş, poster ve diğer duvar süslemelerini sınırlı kullanmalısınız. Fakat hiç aksesuar kullanmayacaksınız diye bir kaide yok elbette. Sadece gerçekten evinize estetik katan iyi düşünülmüş bir aksesuar seçin. Tek bir nesne ile nokta atışı yapmak mümkün, zevkinize güvenin.
Minimal bir yaşam için pek çok eşya ve aksesuardan vazgeçmeniz gerekiyor. Ancak bu durum, israfa teşvik etmesin. Eşyalarınız arasında hala iyi durumda olanları saklayın. Bir gün daha büyük eve geçtiğinizde kullanabilir yahut ihtiyacı olan birine hediye edebilirsiniz.
Bu yazıyı beğendiyseniz 'Nasıl bir salon isterseniz? Türkiye'den 15 örnek' başlığına göz atabilirsiniz.
